5 Ekim 2010 Salı

günümüzün “kontakthof”u böyle mi olurdu?


dün akşam idans04 kapsamında lotte van den berg’in schwalbe kolektif ile birlikte ürettiği “spaar ze” (harcama) adlı performans sergilendi.

spaar ze” hem biçim olarak pina bausch’un yetmişlerin sonunda tasarladığı “kontakthof” adlı yapıtı ile, hem de pina bausch’un genel olarak dert edinip sahneye taşıdığı insan ilişkileri, cinsiyetler arası ilişkiler, iletişim/sizlik konularıyla paralellikler gösteriyordu.

kontakthof”un ‘50 veya ‘60’ların balo salonunda değildik belki, ama 2000’lerin diskosundaydık; insanlar 50’lerin 60’ların salon danslarında olduğu gibi birbirleriyle değil kendi başlarına dans ediyorlar belki, ama biteviye akıp giden hayata (müziğe) bırakmış iletişimden yoksun halleri aynıydı; minör de olsa, burada da karşılaşmalar, öpüşmeler, itişmeler, konuşmalar, konuşamamalar, anlaşmazlıklar, kıskançlıklar, yardımlaşmalar olmuyor değildi… nasıl “kontakthof”da sanatçı-seyirci kopukluğu deliniyorsa (bir dansçının oyuncak ata binmek için seyircilerden bozuk para istemesi veya başka bir pina bausch yapıtında –örneğin “cam temizleyicisi”nde- bir dansçının seyircilere kahve ikram etmesi gibi) burada da dansçılardan biri arkadaşlarına uzattığı domateslerden seyircilere de veriyordu… nasıl “agua”da pet şişelerdeki sularla oyunlar yapıyorsa dansçılar, burada da su şişedeki gibi durmuyor, ürkek de olsa etrafa sıçrıyor, dökülüyor, saçılıyordu.
ve sonu: “kontakthof” nasıl dansçıların daire olup dakikalarca, hayatın biteviye kısırdöngüsünü betimlercesine dönüp durmalarıyla sonlanıyorsa, “spaar ze” de tam “bitti, sakinledik, akustik gitar ve mikrofonsuz insan sesi ile dinginleştik” dediğimiz anda, bangır bangır tekno müziğin tekrar başlayıp, dansçıların teker teker tekrar ritmin boyunduruğu altına girmeleriyle noktalanıyordu.

performansı gerçekleştiren sanatçılar açısından fiziksel anlamda tam bir tükenme sözkonusuydu; bu açıdan kutlanılasılar. ancak bence seyirciyi de kutlamak lazım zira “spaar ze” dayanması sabır isteyen, katlanması zor bir işti; her an pes edip salonu terk etmek içten bile değildi!
peki, gösterilen sabra değdi mi? tüm kalbimle “evet” diyemiyorum…

2 yorum:

  1. bunun için diyemeyeceğim ama hem içinde tanıdığım iki insan da dans ediyor hem de ming wong enteresan bir sanatçı diye, bu kontakthof'u merak etmiştim.

    YanıtlaSil
  2. pardon:
    http://blunderingzeitgeist.blogspot.com/2010/09/muscle-temple-ming-wong-presentfriday.html

    YanıtlaSil